Müslümanların Sabrıyla Oynamayın: Bu Millet Peygamberine Sahip Çıkar!

Yayınlama: 03.07.2025

LEMAN PROVOKASYONU: Peygamber’e Uzanan Eller, Milletin Sabrını Zorluyor

Türkiye, inancı hedef alan yeni bir saldırıyla karşı karşıyadır. Leman dergisi, Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed’i (sav) alçakça ve bilinçli bir şekilde karikatürize etmiştir. Bu, sadece bir karikatür değil, açıkça İslam’a, Müslümanlara ve bu toprakların manevi değerlerine yapılmış bir saldırıdır.

Bu bir fikir özgürlüğü olamaz. Bu, doğrudan imanımıza yönelmiş bir ihanet ve inançlara karşı düzenlenmiş bir operasyonun parçasıdır. Tıpkı Charlie Hebdo’nun yaptığı gibi, Leman da Müslümanların sabrını sınamaya çalışmakta, milyonların kutsalına dil uzatma cüretini göstermektedir. Tesadüf değildir: Bu çirkinliğin hemen öncesinde Leman yöneticileri, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel’i ziyaret etmişti. Ardından gelen bu yayın, planlı ve organize bir provokasyonun işaret fişeğidir.

Türk milleti bu oyunu görmeli ve ayağa kalkmalıdır.

Fakat bu tepki yakarak, yıkarak, ortalığı karıştırarak değil; vakar ve akılla, dirayet ve imanla olmalıdır. Çünkü bizim farkımız budur. Biz, saldırana benzemeyiz. Biz, haddin aşılmasına karşı dururuz ama ahlakımızı kirletmeden, kimliğimizi bozmadan. Zira bizim medeniyetimiz; hem öfkeyi hem sabrı kuşanmayı bilir.

Bu mesele, sadece dindarların ya da belli bir kesimin meselesi değildir. Bu, Allah’a inanan herkesin, peygamber sevgisini yüreğinde taşıyan herkesin meselesidir. Yaşam tarzı ne olursa olsun; ister muhafazakâr, ister seküler, ister modern… Bu milletin her evladı, her bireyi, her vicdan sahibi, bu hadsizliğe karşı net bir duruş sergilemelidir.

Bugün; Türk milleti sadece ekonomik krizlere, siyasi kargaşalara değil, aynı zamanda değerlerimize yapılan kültürel saldırılara da karşı mücadele etmelidir. İnanmayan da dâhil olmak üzere, bu ülkenin toprağında nefes alan herkes, bu milletin peygamberine yapılan hakarete karşı tek vücut olmalıdır. Çünkü mesele sadece din değil, milli şuurdur, tarihi aidiyettir.

Kutsalımıza uzanan eli affetmek, görmezden gelmek, gelecekte bu milletin tüm değerlerinin hedef alınmasına kapı aralamaktır. Bu yüzden susan herkes, bu sessizliğin vebalini de yüklenmiş olur.

Milletimiz net olmalıdır:
Evet, biz farklı düşünebiliriz.
Evet, biz farklı yaşayabiliriz.
Ama bir konuda tek ses olmalıyız:
Peygamberimize dil uzatan, imanımıza hakaret eden kim varsa karşısında durmalıyız.

Bugün Allah’a şöyle diyebilecek bir yürekle yaşamalıyız:
“Allah’ım, ben senin düşmanlarınla mücadele ettim. Peygamberine sahip çıktım.”

İşte bu duruş, bu ahlak, bu sadakat; bizi millet yapan, bizi ümmet yapan, bizi insan yapan en asil tavırdır.

Bu rezilliğe sessiz kalmak, yarın daha büyük alçaklıklara zemin hazırlamaktır.
Bu yüzden şimdi susma değil, dik durma zamanıdır.

Yazarın Son Yazıları
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.